Gig Ekonomisi Nedir
Standartların Dışında Bir Ekosistem: Gig Ekonomisi
İnternet doğmadan önce, maddi kazanç elde etmek için yapabileceğiniz tek şey, yaşadığınız yere gidip gelebileceğiniz kadar mesafede bulunan, senelerce çalışıp kariyer yapmayı bekleyeceğiniz bir şirket çalışanı olabilmekten geçiyordu. Teknolojik dönüşümün hız kazanmasıyla birlikte, bilinen tüm standart sistemler de değişmeye başladı. Böylece maddi kazanç ve kariyer fırsatları, bireylerin yaşamını sürdürdüğü coğrafi koşulların sınırlarını da aşmaya başladı.
Belki son birkaç yılda dijital dönüşüm sayesinde ortaya çıkan mesleklerle birlikte “Gig Ekonomisi” kavramını çok daha sık duymaya başladınız, belki duymanıza rağmen konu üzerinde durmadınız, ya da hiç duymadınız. Eğer duymadıysanız, ciddi anlamda büyüyen ve önem kazanan bu ekonomik yapıyla tanışmak için daha fazla geç kalmamanızı öneririm.
Nedir Gig Ekonomisi?
Bireylerin herhangi bir iş yerine, mesai saatlerine, ofis ortamına bağlı kalmadan maddi kazanç ve bilinilirlik sağlamasıyla birlikte yepyeni bir ekosistem doğdu. Uzun zamandır hâkim olduğumuz “freelancer” olarak adlandırılan, belirli bir zamana veya bir şirkete bağlı olmadan kendi kendinin patronu olan çalışanlar sayesinde oluşan bu sistemi, Gig ekonomisi olarak tanıyoruz. Bu ekosistemde, tam zamanlı çalışan bireyler yerine bağımsız bireyler, geçici işler yaparak istihdam ediyorlar.
“Gig” kelimesi aslında müzik sektöründen gelme bir terim. Gig ekonomisi ise yetkinliklerine güvenen herkesin, istediği alanda mesleğini oluşturabildiği, kısaca birey ekonomisi olarak da tanımlayabileceğimiz bir ekosistem. Faruk Eczacıbaşı da “Daha Yeni Başlıyor” adlı kitabında, Gig ekonomisini “tek atımlık işler ekonomisi” olarak tanımlıyor.
Şirketler İçin de Yepyeni Bir Fırsat
Gig ekonomisi, sadece bireyler için değil, şirketler için de ekonomik fırsatlar oluşturuyor. Standart şartlarda, şirket çalışanlarının elde ettiği emeklilik fonu, sağlık sigortası, tatil periyotları gibi avantajları; serbest ekosistem çalışanları, kendi imkanlarıyla elde etmeye çalışıyor. Aynı zamanda yüksek yetenekli ve kariyerinde belirli bir noktaya gelmiş olan çalışanları tam zamanlı işe almak şirketleri de maddi açıdan zorluyor. Bu noktada gig ekosistemi; işverenlerin çalışanlardan minimum maliyetle maksimum fayda sağlamasını kolaylaştırıyor, her iki tarafın kazanç sağlaması adına da kapıları açıyor. Şirketler, bulundukları bölgedeki yeteneklere erişmekle sınırlı kalmıyor, dünyanın dört bir yanından uzmanlığa sahip yetenekli çalışanlara erişebiliyorlar. Aynı zamanda iş verenler, büyük bir aday havuzundan seçim yapma fırsatına sahip oluyorlar.
Buradaki en önemli konu ise planlama. Bu çalışanların proje konumlamaları etkili bir şekilde yapıldığında, maksimum verimi sağlamak çok daha ulaşılır hale geliyor. Bu konuda Teamwork ve Asana gibi takım çalışmasını, öncelik belirlemeyi, işlerin zamanlaması ve planlamasını takip etmeyi kolaylaştıran platformlar, şirketler tarafından tercih ediliyor.
2017'de The Bureau of Labor Statistics tarafından ortaya çıkan araştırma raporuna göre, ABD’de 55 milyon kişi gig ekosistemi içerisinde çalışıyor. Bu oran, ABD’nin yaklaşık yüzde 34'üne denk geliyor. Araştırmalara göre bu oranın 2020’de %43’lere, 2023’e geldiğimizde ise %52’ye ulaşacağı tahmin ediliyor.
Geleceğin İş Modellerine Yön Veriyor
Hızlı, verimli ve ihtiyaca yönelik çözümler sunmaya yardımcı olan bu ekosistem sadece Amerika’da değil, global çapta da ivme kazanmaya devam ediyor. Freelancer, yani serbest çalışan olarak maddi kazanç sağlayan topluluklar, farklı farklı platformlarda aynı anda var olabilme fırsatı buluyorlar. Kendi iş planlarını ve disiplinini oluşturup, birden fazla proje üzerinde eş zamanlı çalışıp kazançlarını arttırabiliyorlar. Aşağıdaki grafikte, 2018 yılında BCG tarafından yapılan bir araştırma sonuçları yer almaktadır. Bu araştırmada, bireylerin gelecekte tercih edecekleri iş modelini anlamak amacıyla bir anket yapılmıştır. Elde edilen sonuçlara göre, bireylerin %45’i, gelirlerini arttırma ihtiyacı duyduklarında, daha fazla müşteriyle birçok projede çalışabilme imkânı sunan bağımsız iş modelini yani gig ekonomisini tercih ediyor. Sadece %20’sinin full-time maaşlı bir iş modelini tercih ettiği de bu araştırma sonuçlarında ortaya koyulmuştur.
Neredeyse her gün yepyeni bir teknolojiyle karşılaştığımız bu dijital dönüşüm çağında Gig ekonomisi de giderek büyüyor. Teknolojinin ciddi anlamda hız kazanmasıyla birlikte hayatımıza giren bu ekosistemin temel taşlarını gig çalışanları, gig platformları ve gig şirketleri oluşturuyor. Gig ekonomisi çatısı altında, esnek koşullarda, kısacası hayallerinizdeki kariyer fırsatlarını elde etmenizi amaçlayan Jobble adlı platform tarafından 2017’de sunulan istatistikler, bu ekosistemin büyüme hızını bir kez daha kanıtlayan verileri sunuyor.
Dijitalleşme, önüne geçilemeyen bir şekilde yaygınlaşmaya devam ederken bu platformlar ve şirketler git gide yaygınlaşıyor. Bu sayede Gig ekonomisini oluşturan iş kolları da her geçen gün biraz daha genişliyor.
Bu iş fırsatlarına bazı örnekler vermek gerekirse;
· Mobil uygulamalar üzerinden ulaşım hizmeti sağlayan sürücüler
· Sanatçılar
· Yazarlar
· Editörler
· Sosyal medya uzmanları
· Blogger, influencer ve fenomenler
· Web site tasarımcıları / uzmanları
· Dijital pazarlamacılar
· Yazılımcılar
· Danışmanlar
· Yaşam Koçları
· Çevirmenler
· Tasarımcılar
Gig ekosistemine katkıda bulunan bu hizmet sektörleri örneklerle çoğaltılabilir. Hepsinin ortak noktası ise, bir ofis ortamına bağımlı olmak zorunda olmamasıdır. Şirketlerin ve yöneticilerin de 2020’yle birlikte bu yapıya çok daha aşina olacağı araştırma sonuçlarıyla destekleniyor. Bu sebeple; yukarıda örneklendirdiğimiz, kendi kendinin patronu olarak hizmet vermeye devam edecek olan bireylerin geleceği, şimdiden çok daha parlak bir tablo çiziyor. Geleceği parlak olan iş kollarına olan talebin de durdurulamaz bir şekilde artacağını söylemek çok da zor değil.
İşveren ve çalışan ilişkisinin farklı bir sistem içerisinde yürütülmesini sağlayan online platformların bu ekonomiye katkısı ise göz ardı edilemeyecek kadar büyük. Bu süreçte katma değer yaratan ve marka olan gig çalışanlarının ise kişisel marka konusunda yaptıkları yatırımın karşılığını hızlıca aldıkları da görülmektedir.
Gig ekonomisine katkı sağlayan en iyi platformlardan 15 tanesi: (2020)
1. Airbnb
2. Fiverr
3. TaskRabbit
4. Upwork
5. Freelancer
6. YouTube
7. Thumbtack
8. Roadie
9. Instacart
10. Uber
11. Guru
12.Rover
13. Fiverr
14. Doordash
15. Care.com